11 Ocak 2009 Pazar

Palamut balığı


Bizim buralarda palamut balığı İstanbul'dan farklı olur,
bir çok yerde çingene palamutu ilk çıkan küçük palamutlardır
bizim burada eti siyah ve kanlı bir palamut'a diyorlar.Palamut
balığı Karadenizden Akdeniz'e inerken tuzu az sudan tuzlu
suya girmekten dolayı yağlarını kaybederler.O yüzden bizim
buralarda Palamut yağsız ve kanlı bir balıktır.Datça'da üç
çeşit oluyor:1-Çingene palamutu,kara etli,kanlı 2-Tombik
dedikleri daha beyaz,kanı az oluyor.Bazıları iddia ediyor bun-
lar orkinos yavrusu diye,ilgisi yok.3-Dişli palamut,bunların
adı üstünde dişleri var eti gayet beyaz,kansız.Bu tür çok
fazla olmuyor buralarda fiatı da diğerlerine göre fazla.Şimdi
gelelim bizim çingene palamutuna,buralarda palamut zamanı
en çok yakalanan ve fiatı en ekonomik olan o.Bir önceki yazım-
da ızgarasını anlatmıştım terbiye ederek benim çok sevdiğim
bir balık.Çingene palamutunu alır almaz yemiyeceksin.temiz-
leyip dipfrize atacaksın,bir kaç gün dinlenecek.Sonra yeme
vakti gelince dipfrizden çıkarıp içine biraz sirke koyduğun
suyun içinde erimesini bekle.Ben nar suyuyla denedim çok
güzel oldu.Eridikten sonra dışarı çıkardığında şaşırıyorsun;
bizim çingene palamutu beyaz palamut olmuş,eti sıkı kansız.
Bu tarifte balığı yerken içine limom sıkmazsanız daha lezzetli
oluyor.

4 yorum:

Apartman Balıkçısı dedi ki...

Hocam ilgsi yok demişsiniz ama ne yazık ki yanılıyorsunuz. Fotoğraftakilerin tamamı "yazılı orkinos". :) Karnında benekleri varsa yazılı orkinos.

Amatör balıkçılar en fazla bir seferde üç adet yakalayabilirler. Daha fazlası yasaktır.

Adsız dedi ki...

Bu konuyu araştıracağım,amatör
balıkçılığa gelince taneyleden
çok 5 kg ile sınırlı biliyorum,
değiştiyse bilemiyeceğim zamanında
bende su ürünlerinin kitapçığı
vardı.Ancak 5 kg mın üstünde bir
balık olursa bir tane diye biliyorum.

Apartman Balıkçısı dedi ki...

Muzaffer Hocam, en son eylül 2008 de yayınlandı sanıyorum tebliğ. Google da 2/2 nolu tebliğ diye aratırsanız bulabilirsiniz.

Amatör balıkçılıkta limitler değişiyor. Bazı balık türleri için toplamda 5 kg iken bazı türlerde ise adet sınırlaması var. Ve hepsinde de boy sınırlandırması mevcut.

Yine dediğiniz gibi tek bir balık 5 kilogramı geçiyorsa bu limitler dahilince kabul ediliyor. Ancak ikincisini alıkoyamıyorsunuz.

Apartman Balıkçısı dedi ki...

Hocam ben sizi zahmetten kurtarayım. :)

Aşağıdaki linki açarsanız bu konuyla ilgili bilgiye ve görsellere ulaşabilirsiniz.

http://www.baliktayiz.com/forum/showthread.php?t=1913&highlight=yaz%FDl%FD+orkinos

Burada dikkat edeceğiniz balık "Euthynnus alletteratus" dur. Bu bahsettiğimiz ve pek yörede palamutun bir çeşidi olarak adlandırılan yazılı orkinostur.

Daha önce domuz balığı konusunda da söylediğim gibi yöresel isimler yanıltıcı olabilir. Orkinos ve ton balıkları aynı familyadan oldukları için birbirlerine çok yakın balıklardır. Bazıları çok ince nüanslarla birbirlerinden ayrılırlar. Ancak bu bahsettiğim şey yazılı orkinos (Euthynnus alletteratus) için geçerli değildir. Çünkü karnındaki benekler çok kolay diğerlerinden ayrılmasını sağlar.

Bizler amatör balıkçılık forumlarında bu balığa sıklıkla palamut ismi verilmesine şahit oluyoruz. Doğal olarak balıkçı kardeşlerimiz hangi balığa benziyorsa onun adını koyuveriyor. Bu yanlış olmadığı gibi balığın da aslında hangi türden olduğu gerçeğini asla değiştirmiyor.

Amatör balıkçılık forumlarında palamut olarak aksettirilen bu balıkların aslında yazılı orkinos olduğunu söylediğimizde insanlar buna pek inanmak istemiyorlar. Çünkü yazılı orkinosun limiti 3 adet ve arkadaşlarımız bu limitin çok çok üstüne çıkmış oluyorlar ve bu nedenle raporları yayından kaldırılıyor.

Bu farklılıklar balıkçı kardeşlerimiz için önemli değil elbette. Onlar balığı yakalayıp iyi bir fiyata satmaktan öte bir şey düşünmüyorlar.

Ama amatör balıkçılıkta bu ne yazık ki böyle değil. Çünkü amatör balıkçılıkta ticari bir faaliyet zaten yasak. Bu nedenle amatör balıkçı balıkları çok iyi tanımlamak ve var olan limitlere uygun avlanmak durumundadır.

Aksi davranışlar en azından kağıt üzerinde suçtur ve cezası yaptırımı vardır (ben daha ceza yiyen hiç duymadım denizde avlananlarda).

Sadece Datça 'da değil hemen hemen tüm akdeniz havzasında bu balıklara palamut ya da palamutla ilişkilendirilmiş başka bir isim verilmektedir. Zamanında bu balıklar çokca bulunduğundan hem ticari hem de amatör balıkçılar tarafından çok adetlerde yakalanmaktadırlar.

Benzer bir isim kargaşası da akya isminde yaşanır. istavritgiller familyasından olan bu balık sıklıkla sarıkuyruk balığı ile karıştırılır. Oysa sadece latince isimlerine bakmak bile farklılığı ortaya koyar. Bunun yanında bu iki balığa da neredeyse bütün yörelerde kuzu adı verilir. Bunun gibi çıplak ve yalederma balıkları da sıklıkla karıştırılır.

Sıklıkla söylediğim gibi yöresel isimler balıkları tanımlamada hiç bir zaman baş etken değildirler. Bu bizleri yanıltır. Bu konuyla ilgili olarak balıklardan bahsederken en azından "datça yöresindeki ismi.." şeklinde bir ibare konabilir balık isimlerinin başına. Bu bir nebze olsun karışıklıkların önüne geçecektir.