8 Ocak 2009 Perşembe

UZATMA İLE BALIK YAKALAMAK-Canlı sübyenin oltaya takılışı


Ben büyük balıkların çoğunu uzatma dediğimiz yöntemle
tuttum. Bu yöntemde:500-600 m lik 9o lık misina,canlı
yem,8-7 nolu iğneler kullanılır.Canlı yem ağlarımızdan
çıkan sübye olurdu,çıkmazsa parayla diğer arkadaşlar-
dan alırdık.Misinanın ucuna sübyenin boyu dikkate alına-
rak arka arkaya iki iğne bağlanır.Bazıları arkadaki iğne-
yi hareketli yapıyorlar ben bunun bazı sakıncalı yanlarını
gördüğüm için sabit bağlıyorum.İlk iğne sübyenin başının
altındaki su fışkırtma yerinden geçirilir ikinci iğne gerisin-
deki kemikli kısımdan geçirilir ki oltayı asıldığında sübye
zarar görmez,saldıran olmazsa sübye canlı olarak gelir.
Ben bu iğnelerden arkadakini diğerinden hep bir numara
küçük olarak kullandım çoğu kez de faydasını gördüm.
Oltaya yemi taktıktan sonra balığın bulunduğu yerleri
dikkate alarak oltanın uzunluğu kadar gidip yemi denize
bırakıp oltayı boşalta boşalta dönersin.Bunu yaparken
çok dikkat ister deniz trafiğini iyi takip etmelisiniz çünkü
o an misina suyun üzerindedir siz kıyıya vardıktan bir
süre sonra batar .O an bir tekne geçerse misinanız per-
vanesine takılır hem sizin için hem de o tekne için tehli-
keli olabilir,özellikle misina elinize falan dolanırsa
(90 lık misina) hiç şansınız olmaz.Bu yüzden belli bir
uzaklığa kadar tekne görünmemeli(sürat tekneleri
sürpriz) yapabilir)ve de yanınızda kurşun kıstırmalar
veya ağırlıklar olmalı, zor da kaldığınızda kullanarak
misinanın batmasını sağlamalısınız. Diyeceksiniz bu
ağırlıkları takıp da niye misinayı denize bırakmıyor-
sun?Bu yerler çoğunlukla kayalık olduğu için misina-
yı çektiğinizde kayaya dolanır kurtaramazsınız,misi-
na kendi ağırlığı ile dibe battığında zamanla sübyenin
hareketi ile takıldığı yerlerden kurtulur.Yani olta
dibe takıldığında hafifçe asılırsın gelmiyorsa zorlan-
maz kendinin kurtulması beklenir.Ağırlık takarak
attığımız zamanlar da oldu,akıntı çok fazla ise yapa-
cak başka bir şey yoktur.Neyse oltayı bırakıp daha
önce demir attığın yere geliyorsun demirin şamandı-
rasırasına oltayı bağlıyarak bir kaç tane oltayı değişik
yerlere atabilirsin.Sonunda gelip demir ipine kayığını
bağlıyorsun ve av başlıyor,5 dakikada bir oltaların
köpüklerini eline alıp 5-6 metre sarıyorsun böylece
500-600 m lik bir alan taranmış oluyor,oltayı çekti-
ğin yerlerde bir balık olur da yemi görürse mutlaka
yeme atlar,köpük havalara uçar.O anki heyacanı
anlatamam bütün hızınla çekeceksin hiç ara verme-
den.Küçük bir boşlukta balık bir kovuğa girebilir,
oltanın kopma sorunu olmaz iğnelerde kaliteli ise
açılmazlar.Kayığın kullanışlı ise bir yandan balığı
beklerken çayını yapabilirsin,radyonu açıp müzik
dinlersin,kitabını okursun.Kısaca uzatma çok rahat
bir avlanma şeklidir ve yakaladığın balıklar da 2 kg
dan aşağı olmaz.

Yalnız avcı

Denizlerde,teknelerimde çekilmiş fazla fotoğrafım yok.
Çoğunlukla denize yalnız giderdim,tabii yanınızda biri-
sinin olması iyi bir şeydir;insanın başına ne geleceğini
kimse bilemez.Benim yalnız başıma denizlere gitmemin
bir kaç nedeni vardı;doğayla başbaşa kalmak hoşuma
gidiyordu diğeri sizinle gelecek kişi acemi ise yararından
çok zararı olur.Avcılık bir sabır işidir bütün gün bekler
sonrada boş gelirsin .Bu bizim için doğal bir şeydir ama
yanınızda gelen kişi birşeyler tutulsun ister,onun bu
hislerini anlarsan bu sefer sen huzursuz olursun.
Yalnızken herşeyim planlıdır,yalnız olduğunu hesaba
katarak davranırsın.Denizlerde pratiklik çok önemlidir.
Hızlı ama en doğru kararı vermen gerekir.Öyle durum-
larla karşılaşırsın ki yanlış bir hareket veya gecikme
sana veya malına zarar verebilir.
Son zamanlarda yasalar da ehliyetli olmayan birisini
yanımızda götürmemize izin vermiyordu.Profosyenel
bir balıkçı teknesinde bulunabilmen için en az bir miço
ehliyeti ve avlanma ruhsatının bulunması gerekir.
Yukarıdaki fotoğrafta kamarasının içinde poz verdiğim
teknem çok nasipli idi.Kamarası da bir ev gibi,istediğin
an yat uzan,onunla çok balık tuttum.